Kastamonu, tarih boyunca Roma, Bizans, Çobanoğulları, Candaroğulları ve Osmanlı İmparatorluğu hakimiyetinde kalmıştır. Bizans kontrolünün ardından Osmanlı’nın önemli kentlerinden biri haline gelen Kastamonu’da birçok dini, askeri, sivil, sosyal ve su yapıları inşa edilmiştir. Su yapıları arasında önemli bir yere sahip olan çeşmeler, yöre halkının yerleşim bölgelerinin şekillenmesinde önemli bir rolü vardır. Osmanlı döneminde sosyal devlet anlayışı çerçevesinde şekillenmiş; bir kısmı günümüze ulaşmış, büyük kısmı da tahrip olarak yok olmuş çeşmelerin sadece isimleri bilinmektedir.
Kastamonu merkezdeki çeşmeler, diğer ilçelerdeki yapılardan çoğunlukla daha büyük boyutlu, nitelikli plan ve mimari özelliklere sahiptir. XVI.-XX. yüzyıl arasında büyük ölçüde özgün kimliğe sahip olan çeşmeler, XXI. yüzyılda değişime uğramıştır. Katalog kapsamında merkezde 36, Abana’da bir, Araç’ta beş, Cide’de bir, Daday’da bir, İhsangazi’de bir, İnebolu’da 22, Küre’de iki, Taşköprü’de beş olmak üzere toplamda incelenen 73 çeşmenin mimarisi ve tarihçesine ilişkin verilerin değerlendirmesi; XVI.-XIX. yüzyıl ile XX. yüzyıl başlarında inşa edilen Osmanlı dönemi çeşme mimarisinin sınırladığı çerçevede kendine özgü bir kimlik oluşturmuştur.