Bağdat Arkeoloji Müzesi
Irak Devlet Müzesi olarak da bilinir.
- Tür: Müze
- Kültür: Birleşik Krallık, Irak
- Yüzyıl: 20. yy
- Bölge: Irak, Bağdat
- Durum: Erişilebilir
Bağdat Arkeoloji Müzesi 1926 yılında İngiliz yazar Gertrude Bell’in yardımıyla kurulmuştur. Müze 1920’lerde Bayındırlık Bakanlığı’na, 1930’larda ise Eğitim Bakanlığı’na bağlıydı. Koleksiyonları dünyanın en önemli koleksiyonları arasında sayılan Müze, geleneksel olarak 28 galerisinde Mezopotamya’nın 5.000 yıllık tarihini içeren koleksiyonları sergilemektedir. Orijinal binalar (Eski Müze Binası, Yönetim Binası, Kütüphane ve Eski Depo Binası) 1964-1966 yıllarında Alman Hükümeti’nin yardımıyla bugünkü yerinde inşa edilmiş ve 1966 yılında açılmıştır. Yeni Müze Binası 1983 yılında İtalyan Hükümeti tarafından inşa edilmiştir. En yeni bina olan Yeni Koleksiyonlar Binası ise 2006 yılında Irak Hükümeti sponsorluğunda Kortage İnşaat tarafından inşa edilmiştir.
Müze 1991 yılında Körfez Savaşı sırasında kapatılmış ve 28 Nisan 2000 tarihinde eski Devlet Başkanı Saddam Hüseyin’in doğum günü için yeniden açılmıştır. 8 Nisan 2003 tarihinde müze personelinden müzeyi terk etmeleri istenmiştir. Koleksiyon parçalarının çalınması 07-12 Nisan tarihlerinde gerçekleşmiş ve personel 16 Nisan’da ABD kuvvetleri gelene kadar yağmacıları engellemeye çalışmıştır. Müzenin yer üstündeki depo odaları yağmalanmış, ancak dış çelik kapılarda herhangi bir zorlama izine rastlanmamıştır. Kazı alanından binlerce parça (çömlekler, kaplar, çanak çömlek parçaları, vs.) çalınmış ve bunların 3.000’den fazlası geri getirilmiştir. Hırsızların ayrımcılık yapmadıkları görülmüştür; örneğin, sahte eserlerden oluşan bir rafın tamamı çalınmış, çok daha değerli olan bitişik bir rafa ise dokunulmamıştır. Yağmalanan koleksiyon parçalarının sayısı tartışma konusu olmakla birlikte, Müze personeli 5.000 değerli silindir mühür de dahil olmak üzere yaklaşık 15.000 parçanın çalındığını düşünmektedir. Kayıp olduğu bildirilen pek çok parça, savaşın patlak vermesinden önce gizli depolarda saklanmıştı. Yeni Müze Binası’nda sergilenen koleksiyon parçaları depoda bekletilmekte olup, Müze’ye ancak Galeriler yenilendikten ve koleksiyonların sergilenebileceği alan ve kasalar hazır hale geldikten sonra iade edilecektir.
Müze, yağmalanmasından bu yana koruma altına alınmış olsa da, Irak’taki arkeolojik alanlar çok fazla korunmamış ve büyük çaplı yağmalar yaşanmıştır. Arkeolojik alanlara yönelik bu geniş çaplı yağma, sınır geçişlerinde el konulan büyük miktarlardaki belgesiz eserleri sıklıkla teslim alan Müze personelinin iş yükünü artırmıştır.Müze 2003 yılından bu yana çeşitli vesilelerle açılmıştır. Müze, 3 Temmuz 2003 tarihinde Koalisyon Geçici Otoritesi Başkanı J. Paul Bremer’in ziyareti için açılmış ve Aralık 2008’de bazı eserlerin Müzeye iadesini duyuran bir fotoğraf fırsatı için açılmıştır. Müzenin son açılışı 23 Şubat 2009 tarihinde Irak Başbakanı Nuri el-Maliki’nin de katıldığı bir törenle gerçekleştirilmiştir. Müze Şubat ayından bu yana VIP turlar ve okul grupları için açık kalmıştır.
Müze, Irak ve çevresinin tarihinin toplanması ve yorumlanmasına adanmıştır. Koleksiyonlar ağırlıklı olarak son 7.000 yılı kapsayan insan yapımı nesnelerden oluşmaktadır. Koleksiyondaki nesneler Sümer, Akad, Asur, Babil ve İslam kültürlerini temsil etmekte ve cam, çömlek, metal, fildişi ve parşömenden yapılmış nesneleri içermektedir.Irak Ulusal Müzesi, Irak’ın kapsamlı ve kolektif arkeolojik mirasını, şimdiki ve gelecek kuşakların yararlanabilmesi, inceleyebilmesi ve binlerce yıl daha ayakta kalabilmesi için kayıp ya da tahribattan korumaya adanmış tek kurumdur. Bu koleksiyonlar miras kaynağı materyaller olarak korunmaya değer ise, her bir öğenin kimliği korunmalıdır. Müzenin başlıca varlıkları olan koleksiyonların doğru kayıtlarının tutulması ve bakımlarının yapılması için zaman ve çaba gerekmektedir. Koleksiyonları korumanın nedeni, onları mümkün olduğunca çok sayıda insana zenginlik ve bilgi getirecek bir araç olarak kullanmaktır. Bunun için koleksiyonların kamuya açık bir şekilde sergilenmesi ve yorumlanması gerekir. Müze, eserlerin daha sık kullanılmasını teşvik eden eğitim programları da dahil olmak üzere tamamlayıcı hizmetler sunarak Irak’ın yaşamında aktif bir rol oynamakta ve bu eserlerin yarattığı yeni ilgi alanlarının takip edilmesine yardımcı olmaktadır.