18.-19. yüzyıllarda kentte inşa edilen kervansaray yapıları, sadece kervanların ve gezginlerin konaklaması için değil, aynı zamanda çeşitli ticari işlemlerin yürütülmesi için de yapılmıştır.

Büyüklüğü ve ticaret kolaylığı ile Transkafkasya çapında ünlü olan Yukarı Kervansaray Şeki’de günümüze ulaşan iki kervansaraydan birisidir. 

Şeki mimarisine özgü tuğla ve dere taşı kullanımı, toplam alanı 6000 metrekare olan Yukarı Kervansaray’a özel bir karakter kazandırıyor.

Yapının araziye göre caddeye bakan kısmında 14 metre, iç kısmında ise 8 metre yüksekliğindedir. 300’den fazla oda ve bir bodrum katından oluşan kervansaray 2 giriş kapısına sahiptir. Bina üç katlıdır. Tüccar malını bodrumda depolar, birinci katta ticaret yapar, ikinci katta yaşardı.

Kapıların iç kısmının tavanı tuğla kemerli kubbelerdir. Orta Doğu’nun en büyük tuğla tonozlu kubbelerinden biri olarak kabul edilen ana girişin zengin bezemeli kemeri, arazinin engebeli olması nedeniyle yapının köşesine, üçüncü kat seviyesinde inşa edilmiştir.

Sade bir avlu, çitle çevrili aynı büyüklükteki hücreler, avlu balkonları, yüzme havuzu ve çevredeki yeşillikler kervansarayın genel kompozisyonunu tamamlıyor.

Kaynak: Vikipedi