Halk arasında Ovacık Yarımadası olarak bilinen, arkeoloji literatüründe Kilikya Afrodisiası diye geçen bu antik yerleşim merkezine Silifke – Anamur karayolunun 35. Kilometresinde güneye ayrılan tali bir yolla varılır. İ.Ö. XII. yy’da yapıldığı tahmin edilen ve toplam uzunluğu 4 kilometreye yaklaşan kiklopik sur duvarları ve burçlar görülebilen en eski kalıntılardır.

Antik kentin en önemli eseri St. Pantaleon Kilisesi’dir. İ.S. IV. yy’a ait kilisenin tabanı tamamen mozaikle kaplıdır. Geometrik şekiller, bitki ve kuş motifleriyle süslü mozaik taban oldukça iyi korunmuş durumdadır.Şövalye evleri, sarnıçlar ve nekropol görülebilecek diğer antik kalıntılardır.

Açık denizden bakıldığında liman ve şehir görülmez. Çünkü önünde 3 km genişliğinde yarımada uzanır. 300 m sağındaki küçük ada, Yılanlı Ada’dır. Ama asıl bağlantılı olduğu ada doğu tarafındaki Dana Adası’dır.…Yarımadanın doğu-batı yönünde iki kuşak halinde Kiklopiyen devasa taşlarla yapılmış surları var. MÖ XIII. Yüzyıl Hitit Dönemi’ne tarihlenir. Doğu ve batı koylarının önünden güneye sarkan 3 km’lik yarımada, üzerinde Aphrodisias halkının yaşadığı dönemde ambarların bulunduğu yer olup İlk Çağ korsanlarının korunmak için yüksekte, denizden ve karadan ilk anda görülmeyecek çanak şeklinde bir plato üzerindedir. Kent surları, platonun kuzey ve güneyinde limana paralel uzanırlar. Güney suru 1850 m uzunluğundadır ve üzerinde çeşitli aralıklarla 10 mazgal/kule yer alır. Yaklaşık 2 km’lik Kuzey surun üzerinde de eşit aralıklarla 10 mazgal vardır. Dev kyklopik taşlarla, iyi işçilikle örülen surların bugünkü yükseklikleri 1,70 ila 3,60 m arasında değişir.” [Sadi Bayram, Mozaik Dergisi, Nisan 1994]

Esas yerleşim yeri burnun doğusuna düşmektedir. Kent, MÖ VII. Yüzyılda Yunan kolonisidir. MÖ IV. Yüzyılda Pers satraplığı yönetimi altındayken sikke basmıştır. Hellenistik dönemde önemini kaybetmiş, Roma Döneminde sikke basamamıştır. Erken Bizans Döneminde de “polis” statüsünü kaybetmiştir. Johannitler (Aziz John Şövalyeleri) 1210 yılında Kral I. Leon’dan Silifke’nin Tokmar Kalesi’ni satın aldıklarında Aphrodisas’a yerleşmiş olmalılar. Bu nedenle liman, Şövalye Limanı anlamında “Porto Cavalieri” adıyla da anılır. Batı Koyu’nda halen Şövalye Evi olarak kabul edilen 55 cm kalınlığındaki duvarlar bunun kanıtı olabilir.
Doğu koyunun güneydoğusunda, denizden 7-8 m yükseklikte, kıyıya 3-4 m uzaklıkta bir kilise kalıntısı vardır. MÖ VI. Yüzyıla tarihlenen bu yapı aslında bir tapınaktır. İS IV. Yüzyılda kiliseye çevrilip Hıristiyan azizlerinden Saint Pantaleon’a ithaf edilmiştir. Bu kiliseden günümüze üzerinde haç rölyefi bulunan bazı mermer sütunlar, Korent sütun başlıkları, iki lahit mezar ile 4 adet mozaik taban kalmıştır. Mozaik tabanlarda geometrik şekiller, bitki ve kuş figürleri göze çarpar. Tabanı kaplayan desenlerin ortalarına da birer kitabe yerleştirilmiştir.

Kaynak: www.yumuktepe.com — Antik Kilikya Limanları

Mosaic from Aphrodisias (Cilicia)

Aphrodisias (Ancient Greek: Ἀφροδισιάς), sometimes called Aphrodisias of Cilicia to distinguish it from the town of the same name in Caria, was a port city of ancient Cilicia whose ruins now lie near Cape Tisan in Mersin Province, Turkey.[1]

  1. ^ Lund University. Digital Atlas of the Roman Empire.