Korba

Yerleşiminin varlığı 19. yüzyılın ortasından beri bilinmektedir. Kyaneai’nin 5 km kuzeyinde Körüstan Köyü’ndedir. Klasik Dönem bir hanedanlık yerleşimidir. Helenistik, Roma ve Bizans dönemlerinde de Kyaneai’den sonra en önemli yerleşim düzeyindedir. Hoyran’la birlikte yerel bir merkez konumundadır. Yazıtlarda Demōs Korbeōn olarak anılır. Dolayısıyla Kyaneai alanında bir Kome olduğu anlaşılır. yerleşim tarihi Klasik Dönem’de küçük bir kale olarak başlamış ve Bizans Dönemine dek sürmüştür. Kuzeybatıya doğru gittikçe yükselen bir kayalık tepe üzerinde kurulmuştur. Güneyden gelen antik yolla tepeye çıkılır. Doğu-batı yönünde yaklaşık 240 m, güney-kuzey yönünde yaklaşık 180 m uzunlukta bir alan tepenin doğal döngüsü eşliğinde duvarla çevrelenmiştir. Sur dışından başlayan yapılaşma özellikle doğu ve güney yönlerden yükselen teraslanmış alanlar üzerinde akropole kadar izlenir. Kuzey ve batısı kayalık olan akropol ayrıca surlarla çevrilmiştir. Yaklaşık 70×40 m ölçülerindeki bey yerleşimi bu kesimde 10-15 m yükselen kayalık üzerinde konumlanmıştır. Polygonal duvar işçiliğinden kalan bölümler Klasik Çağ’dan iz vermektedir. Akropolün güneydoğu kesiminde teras yapıları yönünde bey yerleşiminin ana girişi vardır. Akropol eteğinde teraslanan yapılar arasında sık sık kaya basamaklarına rastlanır. Hibrit teknikte inşa edilmiş konutlar arasındaki kot farkı bu merdivenlerle sağlanmıştır. Kalıntılar arasında şarap ve zeytinyağı işliklerine rastlanması da bu bölge için şaşırtıcı değildir. Yerleşim tepesinin güneydoğu eteğindeki düzlükte, içinde kilisenin de olduğu geç dönem yapılarından oluşan kalıntı grubu vardır. Burada bir agora olduğu düşünülmektedir. Burada ele geçen verilerden, yerleşimin bir ticari merkez karakterinde olduğu görülmüştür. Aralarında sarnıçlara rastlanır. Devşirme Yapı malzemelerinden, erken bir tapınağın üstüne kurulduğu anlaşılan bazilika, iki evrelidir. Trikonkhos plarnyla Myra çevresinde yoğun rastlanan yapı tipini gösterir.

Güneyden yerleşime çıkan ve tepe eteğinden batıya dönen antik yol boyunca çok sayıda lahit ve 3 kaya mezarından oluşan mezarlara rastlanır. Lahitlerin 57’si Roma Dönemi’ne tarihlenir. Yerleşimin doğusunda da birkaç lahit daha vardır. Likçe yazıtlı kaya mezarı burada Klasik Dönem’de bir hanedan yerleşimi olduğundan kuşku bırakmaz. Bölgenin asal tanrısı Apollon’un yerleşimde tapınım gördüğü de bilinir.¹

1. Lykia Kitabı, Nevzat Çevik, S.305 ↩︎