Surp Garabed Manastırı, Osmanlı İmparatorluğu’nda Ermeniler için en önemli hac yerlerinden biriydi ve Ermeni Kilisesi’nin en zengin, en sık
ziyaret edilen ve en kutsal türbelerinden biri olarak kabul edilirdi. Manastır, Efkere’de (artık Gesi Bahçeli) bulunmaktaydı ve Vaftizci Yahya’nın emanetlerinin burada barındırıldığına inanılırdı. Osmanlı İmparatorluğu’nda Ermeniler için son derece önemli olan iki Surp Garabed Manastırı bulunmaktaydı, bunlardan biri Muş yakınlarındaydı.

Efsaneye göre, Aziz Gregory, Vaftizci Yahya’ya ait bazı kalıntıları Caesarea’dan Ermenistan’a taşırken, bir kısmını Efkere’de bırakmış ve bu bölgede büyük bir haç dikmiştir. Bu nedenle manastırın bulunduğu yamaç “Kutsal Haç” olarak anılmıştır.

Manastırın kökeni kesin olarak bilinmemekle birlikte, ilk açık tarihsel kaydı 1206 yılına dayanmaktadır. 17. yüzyılda Simeon Lehatsi tarafından ziyaret edilen manastır, büyük ve görkemli bir merkez olarak tanımlanmıştır. Birinci Dünya Savaşı’na kadar genişleyen kompleks, kuzeyde okul binası, kütüphane ve konaklama alanları; güneyde ise ahır ve hacılar için odalarla oldukça büyük bir yapıya dönüşmüştür.

✶ Medya