Beypazarı’nın en eski camilerinden olup Selçuklu tarzındadır. Cami, ismini onarım kitabesinde geçen ve ‘aydınlık dolu mabet’ anlamına gelen ‘pür incila’dan almaktadır. Eski çarşının tam ortasında ve dükkânların arasında sıkışıp kalan cami, 1883’teki yangında tamamen yanmıştır. Sultan 2. Abdülhamid döneminde (H.1301) yeniden yapılıp ibadete açılmış ve 1940 yılında da bir onarım geçirmiştir. Kareye yakın dikdörtgen plânlı ve kesme taştan yapılan caminin üstü dıştan beş omuzlu bir çatı, içten de düz ahşap tavanla örtülüdür. Fevkani yani zemin katında dükkânı olan caminin kapalı bir son cemaat yeri ve çatı üzerinde yükselen ahşap bir minaresi vardır. Minare çatı üzerinden iki profille desteklenmiştir.

Giriş kapısı üzerindeki kitabede şunlar yazmaktadır:

Şah-ı devran hazreti sultan Hamid’in sayesi,

Verme de her dem kılıb nasemile i’tila.

Öyle bir sultan ki asrında bütün ashab-ı hayr,

İtmede kadrince bir bir vaz-ı bünyad-ı ala.

Gerçi bin üç yüz harik-i hailinde kâmilen,

Muhterek olmuştu iş bu camii pür incila.

Kıldı Abbas Zade El-hac Mehmed bendesi,

Bu ibadetgâh-ı âliyi yeni baştan bina.

Suret-i inşası avni Hazreti Rahman ile,

Buldu üç yüz on dokuz salinde hüsn-ü intiha.

Muharrem sene 1319.

bkz. Doç. Dr. Tolga Bozkurt – Beypazarı’ndaki Türk Devri Yapıları

Mihrabın iki yanında Zümer Suresi 53. ayete atıfta bulunan celi sülüs hattı ile iki levha yer alır. “Allah’ın rahmetinden ümidi kesmeyin, çünkü Allah bütün günahları mağrifet buyurur” (Yazır, 2012: s. 500) manasına gelen sözler burada mermer üzerine mürekkeple yazılmıştır. Bu kitabelerden sağdakinin altında “Ketebehû Talat” imzası okunur. H.1364 tarihi de minberin yenilendiği tarihtir. ✓Çetintaş, Ö. (2018). İncili Camii Yazı ve Süsleme Özelliklerinin İncelenmesi. Toplum Ve Kültür Araştırmaları Dergisi(1), 56-60.

✶ Medya