Yapıyı inşa eden Pontus Krallığı (MÖ. 3 yy) zamanından beri stratejik bir öneme sahip olan kale, bu önemini Romalılar, Bizanslılar, Danişmendliler, Anadolu Selçukluları, İlhanlılar, Anadolu Beylikleri ve Osmanlılar dönemlerinde de korumuştur. Kalede iki hamam, iki mescit, medrese, kilise ve hapishane kalıntıları bulunmaktadır.[1]

Söz konusu dönemlerde bu devletler ve beylikler arasında sık sık el değiştiren kalenin, büyük ölçüde Türkler devrinden kaldığı bilinmekle beraber, kalenin hangi kısmının hangi devletlere ait olduğunu kesin olarak söylemek zordur.

Evliye Çelebi Seyahatnamesinde; doğu, batı ve güneye açılan üç kapısından ve içinde ılıca, kuyu, 300 ev, ambar, cephanelik ve kiliseden bozma bir cami olduğundan bahsetmektedir.

Önceden dış kale burçlarında iken sonradan Melik Gazi Türbesi içine konulan Arapça kitabenin transkripsiyonu ve çevirisi şöyledir:

1- ʿAmele Cemālü’d-dı̇̄n …. Yūnus bin Ḳaraʾ (?)
2- Emera hāẕihilʿimārete el-Melik
3- El-Ḳāhir Rüknü’d-Devleti ve’d-Dı̇̄n
4- Ebū’l-muẓaffer Süleyman Şāh bin Ḳılıç Ar
5- slan ʿazze naṣrahū bi-tārı̇̄ḫi münteṣafi ẕı̇̄’l- ḥicce senetü erbaʿa ve nū

Bu imareti, El-Melikü’l-Kahir (üstün olan-galip olan hükümdar) Rüknü’d-Devleti ve’d-Din (Din ve devletin direği-dayanağı) Ebû’l Muzaffer Süleyman Şah’ın oğlu Kılıç Arslan’ın -Allah onu yardımı ile aziz kılsın- emri ile (beş yüz) doksan dört yılı zilhicce ortasında Kara(?) oğlu Cemaleddin Yunus yaptı.” [2]

İç Kale, ortakale ve dış kale olmak üzere üç kısımdan ibarettir. İç kalenin kuzey duvarları büyük ölçüde ayakta, orta ve dış kalenin daha doğu ucundaki bölümleri sağlam durumda olup, batı tarafı kısmen yıkılmıştır.[3]

Yakın zamanlarda birkaç sefer Kale Niksar Belediyesi tarafından restore edilmiş, M. 1198 yılında Selçuklu Sultanı Rükneddin 2. Süleyman Şah tarafından onarıldığını belirten kitabesi de asli yeri olan, Ulu Cami’nin karşısında güney cephedeki kale kapsının üzerine yerleştirilmiştir.

—–

1 Türkiye Kültür Portalı – Niksar Kalesi

2 Transkripsiyon, hareke ve çeviri için; Mehmet Çayırdağ’ın Niksar-Tokat-Gümenek ve Kayseri-Palas’ta Üç Kitabe ile Halit Çal’ın Niksar’da Türk Eserleri isimli metinleri temel alınmış ve transkripsiyon, hareke ve çeviride Engin Mutlu tarafından bazı düzeltmeler yapılmıştır.

3 Halit Çal, Niksar’da Türk Eserleri, Kültür Bakanlığı Yayınları, 1989.

Niksar Kalesi, Türkiye'nin Tokat ilinde bulunan tarihi bir yapıdır. Niksar'ın tarihi ve kültürel değerlerini yansıtmaktadır. Kale, Niksar'ın tarihi merkezinde bulunmaktadır ve bölgenin turistik gezilecek yerlerinden biridir. Kale, tarihi kalıntıları, eski surları ve kale içindeki tarihi yapıları görülebilir. Aynı zamanda, kale içinde tarihi hamam, cami ve kervansaray gibi yapılar da bulunmaktadır. Niksar Kalesi, ziyaretçiler için keyifli bir gezi imkanı sunmaktadır. Kalede, tarihi ve kültürel değerlerin yanı sıra, panoramik manzaralara da tanık olunabilir. Kale, tarihi merkezde bulunan Niksar Evleri ile birlikte, turistler için çok sayıda turistik imkan sunmaktadır. Sonuç olarak, Niksar Kalesi, Türkiye'nin turistik yerlerinden biri olarak öne çıkmaktadır.

Esas olarak Pers kökenli Pontus Krallığı zamanında yapıldığı ve adının Kaberia olduğu bilinen Niksar Kalesi, Roma Dönemi’nde eklenen yeni yapılarla günümüzdeki konumuna gelmiştir. Yapıldığında akropol alanını tanımlayan sur duvarları, tipik Roma savunma planı gibi iç, dış ve orta sur duvarları olarak üç ayrı hat oluşturmuştur. 7 ve 9'uncu yüzyıllarda güneyden gelen akınlara karşı güçlendirilen kalede iki hamam, iki mescit, medrese, kilise ve hapishane kalıntıları bulunmaktadır.

✶ Medya