1798-1799 yıllarında Sultan III. Selim tarafından yaptırılmıştır. Hububat depoları yanındadır ve hububat depoları ile birlikte yapılmıştır.

Tamamen kesme taştan yapılmış olan karakol pek çok tadilata uğramıştır. Dikdörtgen şeklindeki yapının önünde dört kesme taş sütunun taşıdığı bir revak ve bunun iki yanında ise taş merdivenler bulunuyormuş. Tekel İdaresi’ne geçildikten sonra bu revak kaldırılmış. Şair Lebib’in hazırladığı dört satır halindeki sekiz mısralı kitabenin orta yerinde, sonradan kazınmış ama günümüzde olmayan Sultan Abdülmecid’in bir tuğrası varmış.

1230 (1814-15) tarihli Bostancıbaşı Defterinde karakolhanenin ismi kayıtlı değildir. Buna göre binanın 17 Rebiyülevvel 1222 (25 Mayıs 1807) tarihinde zuhur eden ve Nizam-ı Cedid Ordusu’nun kaldırılmasıyla neticelenen Kabakçı Mustafa isyanı sırasında yok olduğu anlaşılmaktadır. Karakolhane, ilk yapılışından 44 yıl sonra Sultan Abdülmecid tarafından şimdiki haliyle yeniden yapılmıştır.

Kitabesi:

Yemm-i cûd ü kerem bahr-i himem Abdülmecîd Han’ın
Garik lücce-i ihsanıdır dünya vü mâfîhâ

Sezâ ummandan berter disem ihsanı âfâka
Atâ vü cûdinin zira ucu yok öyle bir deryâ

Hudâ hıfz eylesün zât-ı hümâyûnun o Hakanın
Bunun emsali yapdırsun nice bin cây-ı müstesna

Yakışdırdım Lebîbâ ben de bir mısra ile tarihin
Bu limanı karavulhane ihya eyledi hâlâ
1258 (1842)

✶ Medya