Kelle İbrahim Caddesi üzerinde bulunan, bozuk neo-klasik üslupta ve süratle tükenen ahşap bağdâdî teknikle inşa edilen iki katlı zarif sahilhanenin cadde cephesinde bahçesi, uzunca bir rıhtımı ve kayıkhanesi bulunmaktadır. Konsol1 furuşları2 üzerinde az da olsa cumbası3 olan, alaturka kiremitli4 ve sürme pencereli yalı, 1986 yılında plana sadık kalınarak yeniden inşa edilmiştir. Yalılarda uygulanan planlardan, alt kat selamlık5, üst kat harem6 şeklinde kullanan yalının bahçesindeki kaynak suyu kurumuş, kuyusu iptal edilmiş olup, mevkiin özelliği olarak hem lodos hem de poyraz almaktadır.

Hamlacı7 Halil Ağa tarafından 19. Yy’ın başında yaptırılan yalı, Raif Bey tarafından, mirasçılarından satın alınmış, vefatı sonrası hanımı ve çocuklarına intikal etmiştir. Sahilhane, Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Kurulu tarafından 1971 yılında koruma no 22 ile tescil edilmiştir.8

 


 

1 Konsol: Bir çıkmayı alttan destekleyen S şeklinde iki ters kıvrımlı taş destek. 2. Yalnızca bir yanındaki mesnet tarafından taşınan, diğer kısımları boşlukta olan yatay yapı öğesi; konsol kiriş, konsol döşeme.

2 Furuş: Saçakların, çıkmaların altına yalnızca süsleme amacıyla konulan küçük destek ya da oymalı süsler.

3 Cumba: Eski Türk evlerinde zemin katının üzerindeki katlarda dışa taşan, çoğu kafesli oda bölümü.

4 Alaturka Kiremit: Kesik yarım koni şeklinde, her iki yanına eklenen parça ile uygulama ve kaymayı engelleyen, kanal bulunmadığından özellikle yuvarlak çatılarda esnek döşeme avantajına sahip, çivi delikleri su almayacak şekilde dizayn edilmiş, pürüzsüz yüzeyi nedeniyle toz ve kirin tutunamadığı ve estetik bir görünüme sahip, Türk usulü nostaljik kiremit.

5 Selamlık: Saray, konak ve evlerin erkeklere ait kısmı.

6 Harem: Saray, konak ve evlerin kadınlara ait kısmı.

7 Hamlacı: Genellikle, devlet yöneticileri, saray erkânı, üst düzey şahıslar ve zenginler olmak üzere, büyük kayık, sandal ve filikalarda kıçtan birinci oturakta kürek çeken kimselerdir. Özel beceri, kültür ve meziyetlere sahip olan hamlacılar; kuvvetli, güvenilir, sır tutma özelliğine sahip, dönemin sosyal kuralları gereği, kayıklara binecek hanımlara ellerini değil de omuzlarını uzatacak kadar dikkatli, kibar ve âdâb-ı muaşerete hâkim kimselerdir.

8 Orhan Erdenen, Boğaziçi Sahilhaneleri, c.1, İBB Kültür A.Ş, 2006.

✶ Medya