Halen mevcut ve İstanbul’un en önemli beş çeşmesinden biridir. Muhtemelen Bizans menşeli bu akar çeşme, Osmanlı döneminde gerekli itibarı görerek, Kanuni Sultan Süleyman Vakfı’na dâhil edilmiştir. Fatih devri eserleri arasında ve Saraçhane’yi Aksaray’a bağlayan kadim Horhor Caddesi eteğinde, Kanuni Sultan Süleyman tarafından Mimar Sinan’a ihya ettirilen Kırkçeşme su şebekesinin, şehir içindeki en önemli kubbesi, yan tarafında bir akarcası ve iki köşesinde iki açık pencereli kulesi ile muazzam bir su tesisidir. Muazzam taş eserin kulelerinden hor hor (dehlizlerden gürce akan) su sesleri işitilirdi. Taşçılık şaheseri olan bu su tesisi yeniçeri ortasının adeta imtiyaz ve kazanç kapısıdır. Burası Yeniçerilerce (sakalarca) tam bir bölük gelir kapısı halinde, Vaka-yı Hayriye’ye kadar kullanılmış kutsal bir mahaldir. Aksaray’daki yeniçeri zorbalık merkezi dense mübalağa etmiş olunmaz. Önünde bekleyen yeniçerilerden korkula korkula bahşiş karşılığında su alınabilirdi. Zira duvara kazınmış üç servi ağaç motifi bedava su temin edilemeyeceğini anlatmaya yetiyordu.

Sünbül Efendi Hankâhı Şeyhi Kutbeddin Efendi’nin bu çeşmede başından geçen olay, Fındıklı Süleyman Efendi’nin Mür’it Tevarihi’ne söyle geçmiştir: “Kutbüddin dahi Hal’i Şebabından berü izhar-ı keramata cüret eder merd-i ber-muraddır. Hatta Hal-i Şebabında Horhor nam çeşmeden su talebinde oldukta bir at sakkası kovasını doldurur imiş. Mani‛ oldun deyu sakka şabb-ı mumaileyhe bir sille vurdukta Müşarünileyh sükut edüp, Tahriki femm dahi etmez. Akabinde at, sakkaya bir çifte vurup sakanın helak olduğunu görüp, pederi merhuma anlattığında “niçin bir kerre Tazallüm yahud Ah itmedin. Zira sabr-u inkisar Hasmı böyle helak eder; Amma Ah dahi bu tesiri Kat‘ ederdi dedi.” Orta Sakalar’ın devamlı su çektiği çeşme günümüzde tüm ihtişamı ile ayakta durmaktadır. Halen çeşme üzerinde sert cisimle kazıma suretiyle yazılmış saka isimleri mevcudiyetini korumaktadır. Sultan II. Mahmud tarafından 1826 tarihinde Yeniçeri Ocağı’nın kaldırılması kararı alınmasının ardından, Yeniçeri Kışlaları’nın ortadan kaldırılması eylemine geçildiğinde, At Meydanı’ndaki Yeniçeri Kışlası’nın kuşatılmasından önce Divanyolu, Bayezid ve Çarşıkapı’da ilk çatışmalar meydana gelmiştir.

Ardından Yeniçerilerle en büyük çarpışma da, At Meydanı Kışlasına bağlanan yol olan Horhor Yolu’nun sonundaki Horhor Çeşmesi önünde gerçekleşmiştir. Burada Yeniçerilerin yenilmesi üzerine kışla kuşatılabilmiştir. Horhor Çeşmesi bitişiği, bugün de geçerli olmak üzere Başçı Mahmud Vakfı’ndan olup, varlığı Fatih devrine kadar uzanmaktadır. Çeşmenin muazzam haznesi sırtını, Hinduler Tekkesi bahçesine ahşap derviş hücrelerine vermiştir. Çeşmenin önü ve güneyi Aksaray Meydanı’na bakmaktadır. Likus Deresi ve Şehzade ve Bayezid’ den gelen tüm suların birleşerek, tonoz içinden Marmara’ya aktığı kavşak burasıydı. 150 sene öncesi kayıtlarda, iki tahta köprüden bahsedilmektedir. Aksaray’da varlığı kesin olan tahta köprülerin yerini tayin bizim için güçtür. Su ve çeşme hizmetlerini gösteren listeler Horhor hizmetinden yani çeşme hizmetinden ayrıdır. Aksaray’da Ekşi Karadut bölgesine künklerle su suyun taşınarak hizmet verildiğinden bahsedilirken, Semt-i Laleli eteklerine, yani şimdi hiç izi bulunmayan Alem Bey Camii’ne de bu hizmetin Horhor Çeşmesi’nden sağlandığı ifade edilmektedir.

kaynak : https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/28675

Horhor Çeşmesi
Çeşmenin ön cephesinden görünümü (Aralık 2018)
Harita
Genel bilgiler
TürÇeşme
KonumFatih, İstanbul, Türkiye
Koordinatlar41°00′41″K 28°56′52″D / 41.01139°K 28.94778°D / 41.01139; 28.94778
Teknik ayrıntılar
Yapı sistemiKâgir
MalzemeKüfeki taşı

Horhor Çeşmesi, Türkiye'nin İstanbul ilinin Fatih ilçesinde yer alan bir çeşmedir. Hindiler Tekkesi bitişiğinde konumlanmaktadır.[1]

  1. ^ Göncüoğlu, Süleyman Faruk (2009). "Değeri unutulmuş bir İstanbul semti: Horhor". Güzel Sanatlar Enstitüsü Dergisi (23): 135-148. 24 Mart 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Mart 2021. 
✶ Medya

✶ İlgili Yerler