Nakşibendî Tekkesi olarak inşâ edilen yapının ilk bânîsi ve şeyhi Mehmed Emin Efendi’dir. Tekkenin ilk inşa tarihi bilinmemektedir.

Tekkenin 50-60 dönümlük büyük arazisi Abdülkadir Efendi zamanında, 1919 senesinde Amerikan Oil şirketine 6.000 Osmanlı Lirasına satılmış olup
tekke binasının içinde bulunduğu kalan arsa yaklaşık on dönümdür. Meclis-i Meşâyih riyasetine Beykoz tekkelerinin merkezi olan Raûfî Tekkesi şeyhi tarafından gönderilen bir yazıda Mehmed Emin Efendi Tekkesi bahçesine Amerika Hükûmeti adına inşa edilen fabrika inşaatı tarafından tecavüz vuku bulduğunu ve durumun Evkâf Nezâreti’ne bildirilmesi gerektiği bildirilmektedir.

Tekkenin arazisinde tek çatı altında sofa, semahane ve odalar olan tekke binası, namazgah ve çeşme, altı sıralı dükkan, mezarlık bulunmaktaydı.

2005 yılında yapılan tespitte 1’den 7’ye kadar numaralanmış toplam yedi adet yapı görülmüş, “Dergâh Binası” olarak tanımlanan ahşap bina Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun kararı ile tescil edilmiştir. Sıralı beş yapının ise işgal edilmiş olduğu rapor edilmiştir.

Anılan çeşme günümüzde yerinde olmayıp kitâbesinin Yûşa Camii haziresine götürüldüğü iddia edilmektedir. Tekkeye ait olduğu düşünülen sütun formlu bir kitâbe de Beykoz Deri ve Kundura Fabrikası arazisi içerisinde bulunmaktadır.

Kaynak: Necdet Yılmaz, Beykoz Tekkeleri